NORMALLİK VE ANORMALLİK
Tanımlaması oldukça güç olan “ Normal “ ve “ Anormal “ kavramları;kültürel farklılıklara,mensubu bulunulan toplumun kendi iç kurallarına,inanışlarına ve geleneklerine göre değişkenlik gösterebilmektedir.Bir toplumda normal kabul edilen birçok durum,bir başka toplumda normal karşılanmayabilmektedir.Hatta aynı toplumun içinde bile birden fazla kültürel yaşam bulunabilmekte ve bakış açısı farklılıklarından ötürü,normallik kavramı algısı değişebilmektedir.Örneğin,şehir merkezinde yaşayan bir ailenin çoçuğunun dans kursuna gitmesi normal karşılanabilirken;daha tutucu küçük bir kasabada yaşayan bir ailenin çocuğunun böyle bir kursa gitmesi ayıp bile sayılabilmektedir.
Toplumsal normlar ve kültürel yaşam tarafından oluşturulan normal ve anormal kavram tanımları;zamana,yaşa,cinsiyete,ortama ve bireylerdeki davranışların nicelik-nitelik özelliklerine göre değişkenlik gösterebilir.Örneğin gülmek güzel ve normal bir eylemdir;ancak olur olmaz her şeye sürekli gülen bir kişi de,yüzü asla gülmeyen bir kişi de anormal olarak adlandırılabilir.Sabahları kalkınca insanın yüzünü yıkaması doğru ve normal bir davranışken;beş dakikada bir yüzünü ovalaya ovalaya yıkamak anormal bir davranış olarak görülebilir.Çekilen selfi fotoğrafların arada bir sosyal medyada paylaşılmasında bir anormallik görülmezken;bunu farklı pozlarda saat başı tekrarlamak anormal bir hareket olarak nitelendirilebilir.Okula yeni başlayan bir çocuğun kelimeleri heceleyerek okuması normalken,bir üniversitelinin bunu yapması anormal görülür.Evde tek başınayken şarkı söyleyip dans etmek normal bir durumken,aynı eylemi bir pazar yerinde yapan kişi anormal olarak nitelendirilebilir.Kadın ve erkek farklı fiziksel özelliklere sahip oldukları için,davranışları da cinsiyetlerine ve fiziksel özelliklerine uygun olarak farklıdır.Tersi bir davranış,anormal olarak tanımlanabilir.Normal-Anormal tanımlamalarını zaman açısından ele aldığımızda da şöyle bir durumdan bahsedilebilir;asırlar önce uzay yolculuğunun söylemi ya da sadece düşüncesi bile inanılmaz olarak görülebilir ve anormal karşılanabilirken;bugün uzaya fırlatılan mekikler,aya ayak basılması,galaksideki diğer gezegen keşifleri çok normal karşılanmaktadır.
Örneklerde de görüldüğü gibi “ arada bir “ ve “ sürekli “ ölçütleri,nicelik ve nitelik yönünden normallik-anormallik durumunu şekillendirebilmektedir.Yine;yaş,cinsiyet,öğrenim,zamana göre değişim,bu kavramların tanımına etki etmektedir.
Bazen anormal davranışlar birden fazla görülebilmekte,şiddetli olabilmekte ve süre açısından sıklık gösterebilmektedir;böyle durumlarda psikiyatrik hastalık olarak değerlendirilebilir.Bazı yaklaşımcıların normallik ve anormallik kavramlarının tanımını farklı noktalardan ele almalarının sebebi de bu yüzdendir.
Geleneksel yaklaşımcılara göre örneğin ölçüt,her ne kadar normalliğin ve anormalliğin tanımını açıklamasa da,sağlıklı olmaktır.Herhangi bir rahatsızlığı veya vücudunda herhangi bir arızası olmayan,davranışlarında herhangi bir tuhaflık bulunmayan birey normaldir.
Freud’a göre normallik kriterleri;sevmek ve çalışabilmektir.Çünkü ister vasıfsız işçilik olsun,ister sanatsal ve yaratıcı bir iş olsun;çalışma eyleminde bilişsellik ve duygusallık vardır.Aynı şekilde sevmek eylemi de sağlık ve normalliği kapsar.
Felsefe kökenli araştırmacılara göre normallik;uyumlu ve ideal olmaktır.
Davranışçı yaklaşımda normallik-anormallik kavramlarının tanımı;yaşanılan çevreye ve öğrenmeye bağlı olarak şekillenen davranış kalıplarına ve bireyin kendi iç çatışmasından doğan uyum ya da uyumsuzluğa göre belirlenir.
Biyolojik ve Organik yaklaşımcılar normal ve anormal tanımlamalarını,genetik yapıyla ve beslenmeyle ilişkilendirirler.
Genel olarak bakıldığında;kalıplaşmış normlardan sapmama,zamana,bulunulan ortama ve duruma uygunluk,normal kavramının tanımı içersindedir.Bunun tam tersi de anormal olarak kabul görür.
Ancak,tüm bu tanımlamalara uyan;fakat,normal ya da anormal diye adlandırılamayan durumlar da vardır.Örnek vermek gerekirse;cinayet işlemek,birine tacizde bulunmak ya da intihar etmek de kabul edilebilir eylemler değildir ama bu durumlar anormallik değil,ruhsal rahatsızlıklar olarak adlandırılır.Zihinsel özürlü bir bireyin davranışları,normal ve sağlıklı bir insanınkinden farklıdır;ancak bu durum anormallik olarak değil,özürlülük olarak adlandırılır.Bazı psikanalistler için,sağlıklı bireylerdeki normallik ve anormallik ölçütü;id-ego-süper ego arasındaki istikrar ya da istikrarsızlıktır.Fakat bu durum bireyin dürtüleri ile alakalıdır ve özneldir.Oysa insanlar bir toplumun içine doğar ve genel bir normallik-anormallik tanımı için;içinde yaşanılan toplumun normları,kültürü,gelenek-görenekleri belirleyicidir.Dolayısıyla normal kavramının tanımı;içinde bulunulan,yaşanılan toplumda kabul gören ortalama tavırdır;farklı hareket edilmesi de anormal olarak betimlenir.
Sağlıklı günler....
PSİKOLOJİ VE İNSAN